Pazartesi, Aralık 13

Nazim' dan

sen

en güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
ben sokakta rastlasam bile tanımayım diye
en güzel günlerimin bu üç mel'un adamını
yer yer tırnaklarımla kazıdım
hatıralarımın camını..
en güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
biri sensin,
biri o,
biri ötekisi..
düşmanımdır ikisi..
sana gelince...
yazıyorsun..
okuyorum..
kanlı bıçaklı düşmanım bile olsa,
insanın
bu rütbe alçalabilmesinden korkuyorum..
ne yazık!..
ne kadar
beraber geçmiş günlerimiz var;
senin
ve benim
en güzel günlerimiz..
kalbimin kanıyla götüreceğim
ebediyete
ben o günleri..
sana gelince, sen o günleri -
kendi oğluyla yatan,
kızlarının körpe etini satan
bir ana gibi satıyorsun!.
satıyorsun:
günde on kaat,
bir çift rugan pabuç,
sıcak bir döşek
ve üç yüz papellik rahat
için...
en güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
biri sensin,
biri o,
biri ötekisi...
kanlı bıçaklı düşmanımdır ikisi...
sana gelince...
ne ben sezarım,
ne de sen brütüssün...
ne ben sana kızarım
ne de zatın zahmet edip bana küssün..
artık seninle biz,
düşman bile değiliz..

Herşeye Sebep Olan "İki Şey"





ALINTIDIR:



İnsanı iki şey öldürürmüş:
1- Sevmediği insanın silahından gelen mermi
2- Sevdiği insandan gelmeyen ilgi

İki şey "Kalitesiz insan" 'ın özelliğidir:
1-Şikayetçilik
2-Dedikodu

İki şey çözümsüz görünen problemleri bile çözer:
1- Bakış açısını değiştirmek
2-Karşısındakinin yerine kendini koyabilmek

İki şey yanlış yapmanı engeller:
1-Şahıs ve olayları akıl ve kalp süzgecinden geçirmek
2-Hak yememek

İki şey kişiyi gözden düşürür:
1-Demagoji (laf kalabalığı)
2-Kendini ağıra satmak (övmek, vazgeçilmez göstermek)

İki şey insanı “Nitelikli İnsan” yapar:
1-İradeye hakim olmak
2-Uyumlu olmak

İki şey “Ekstra Değer” katar:
1-Hitabet ve diksiyon eğitimi almak
2-Anlayarak hızlı okumayı öğrenmek

İki şey geri bırakır:
1-Kararsızlık
2-Cesaretsizlik

İki şey kaşif yapar:
1-Nitelikli çevre
2-Biraz delilik

İki şey ömür boyu boşa kürek çekmemeni sağlar:
1-Baskın yeteneği bulmak
2-Sevdiğin işi yapmak

İki şey başarının sırrıdır:
1-Ustalardan ustalığı öğrenmek
2-Kendini güncellemek

İki şey başarıyı mutlulukla beraber yakalamanın sırrıdır:
1-Niyetin saf olması
2-Ruhsal farkındalık

İki şey milyonlarca insandan ayırır:
1-Sorunun değil, çözümün parçası olmak
2-Hayata ve her şeye yeni (özgün,orijinal,farklı) bakış açısıyla yaklaşabilmek.

İki şey gelişmeyi engeller:
1-Aşırılık (mübalağa,abartı,ifrat,tefrit)
2-Felakete odaklanmış olmak

İki şey çözüm getirir:
1-Tebessüm (gülümseme)
2-Sükut (susmak)

İki şeyin değeri kaybedilince anlaşılır:
1-Anne
2-Baba

İki şey geri alınmaz:
1-Geçen zaman
2-Söylenen söz

İki şey gerçek sondur:
1-Cennet
2-Cehennem

İki şey ulaşmaya değerdir:
1-Sevgi
2-Bilgi

İki şey özgürlüktür:
Vatan ve Bayrak

İki şey “hayatta önemli olan her şey” içindir:
1-Nefes alabilmek
2-Nefes verebilmek

Perşembe, Aralık 9

Facebook

Ekşisözlük misali tanımla gireyim de tam olsun;

Tanım: Milletin hakkında bir bok bilmediği sosyal paylaşım sitesi.

En son yeni tasarımıyla beraber tekrar gündeme ortak oldu. Yorumlara baksana; 'Bu ne yaaa g.tüm gibi.' Oğlum sen gerizekalı mısın? O nasıl bir yorum öyle? Orana benzemeyen nasıl olacak? Bize istediklerini ilet, biz de Zuckerberg' e mail atalım, efenim şu arkadaş şöyle istiyor diye. Bizim iç çamaşırcı Hurşit abi bile senede 5 kez vitrini değiştiriyor. Siyahtan kırmızıya, paçalıdan tenasüp yerini fit edene. Bu nedendendir, hala adama Hurşit abi dememin sebebi. Saygılıyım. Yenilikçi bir kere. Eee bizim Zuckerberg n'apsın? Değiştirmesin mi? Allahına kadar. Yapıcı eleştirilerden o kadar uzağız ki. Rus bir kız arkadaşım var. Yok arkadaş değil, bildiğin kız arkadaş. Kız bana öyle yapıcı söylemlerde bulundu ki, kızın, benim fazlaca kendimi düzeltmemden dolayı artık bana uygun olmadığına karar vereceğim neredeyse. Düşün! Altında yatan binlerce kifayetsiz düşünceyi. Az düşün ulan. Çok mu zor :' abi bu feysbuk şimdi böyle yaptı ya, bence videoya isim koyma seçeneği de ekleseydi, iyi olmaz mı idi Selahattin abi?' Uuu bu bizim halk için çok zor, biliyorum. G.tüme benzemiş. Bana ne?

Bak bir de şey var :'Abi kapattım ben hesabımı oh şuku şuku şükelaa. Dün bir açıp baktım, sonuç hüsran. Hala aynı bozukluklar.' Sana zorla gir diyen mi var? Hele de bu zamanda? Zorla gir! diyen zor bulunur be dostum. Senin dağları aşman gerek girmek için. Ama sen aşmışsın belli. Mutlu olmadım deyip çıkmışsın. E oldu mu şimdi? Facebook sana kırmızı mı mavi mi? diye sormadı ki. Sen kırmızıyı seçip mutlu olacağını sanmışsan, Zuckerberg'in suçu ne? Sanma ki mavide o iş. O facebookun teması. Sana kimse mutluluğu vaad etmedi ki?

'Etraf salak salak videolarla kaynıyor, herkes çok aptalll.' Abi senin etrafında mal mal tipler çoksa Zuckerberg'in suçu ne? Biz mi dedik sana her arkadaşlık isteğini yanıtla deyu. Bak mesela benim bir arkadaş var listemde, hem de kız. Her gün yeni bir ileti yazıyor, ben de bu sayede gündeme uzak kalmıyorum. haberturk.com gibi birşey lan o kız. Mustafa diye bir dostum var. Bir şarkıdan bahsediyor (genelde her şarkıyı benden önce keşfeder, rammstein hariç). Hemen dostum yolla diyorum facebooktan, yolluyor. Müzik gündemine de yakınım. Memo var, ev arkadaşım, bi espri yapıyor, hemen kopyala, az değiştir, yapıştır yapıyorum; manyak prim abi. Abi sen Yılmaz Vural' la arkadaş isen bize ne?

''Facebook zaman kaybıııı." veya "yaa arkadaş çöpçatanlığın yeni boyutu." veya "2 seneye biter gider, kimsecikler adını hatırlamaz." diyen çok bilmişler, siz bunu yonja, hi5 falan sandınız herhalde? Bak dostum gel otur, export mal prestige veriym sana, evde klozet de var. Ama otur dinle! Bu facebook var ya, uzaktakileri birbirine daha yakınlaştırmak için var oldu ve prim yapmaya bu sayede devam ediyor. Hala inanmıyorsan Lark' ını da al git buradan!


Ha bir de bu facebook modasının geçeceğini sanıyorsan, yanılıyorsun. Adı üzerinde moda değil bu. Fan sayfası var bunun, haber alma özelliği olan, connect to people var tanımadıklarınla seni aynı masada poker oynatan, gönderileri kaldır var, sevmediğin adamlar için. Kullan bunları ve kendi tabirinle 'mutlu' ol yeter.

Ama sana en güzelini söyleyeyim mi? Bu facebook var ya bu kahrolasıca. En büyük olayı 'İnsanlara, kendini meşhur hissettirmesi.' İleti yazan, video paylaşan, bilgilerini basına sızdıran, her şeye 'beğen' veya yorum yapan herkes, takip ediliyorum hazzıyla yapıyor bunları. Kendilerini 'meşhur' görüyor bu insanlar. O yüzden daha fazla kafa yorma usta. Sen de kendi çapında Jimmy Carter olmaya devam et.

Hava buz gibi, simsiyah Miroğlu kabanının tam zamanı.

Çarşamba, Aralık 8

Acınla Tanımlanmak

İnsanoğlu, dilenci misali hoşlanır acınma duygusundan. Dilencilik ruhumuzda aslında. Her tarafı acımtrak renkler bürümüş. Neden bu kadar zor? Mutluyum veya param bok gibi demek bu kadar mı ulaşılmaz? Paranın çok olması rakamlarla anlatılmaz. Senin hayat standartlarına göre bok gibi olur aslında.

Misal: Ortalama 750 tl maaş/harçlık alan bir insansın. Ödediğin maksimum hesap 50 tl ve ayda çıktığın gece ortalaması 8. 8 çarpı 50, 400 eder maksimumla. O halde senin bok gibi paran var usta. Burada işler değişik.

Misal 2: Zor bir hayat yaşadın, mutsuzsun, şanssızsın, gol yollarında Guiza, iş görüşmelerinde Mr.Bean ve en önemlisi müthiş bir popülariteye kurban giden kelime ile en 'yalnız' insansın. Ve sürekli senden daha gençlerin yerinde olmak isterdin, mükemmel anlatırsın o yılları. Lise mezunusun en kötü. Eder 11 sene. 7 yaşında okula başlasan, 18 sene, senin anlattığın gibi 'mükemmel' geçmiş bir defa. Sevgilin koymuştur sana. Sahip olunca başka hiç bir şeye ihtiyacın olmayacak şeye de ulaşmışsın minumum bir defa. 1 sene de, sonraları rakı sofrasında 'abi çok güzeldi namussuz' diyeceğin sevgili ile takıl 19 sene eder usta. 4 yıl üniversite 23 sene. Hani o dünyanın en şanslı gençleri dediğin. 1 sene askerlik (hani o özledim beaa! dediğin) + tezkere, gitme muhabbeti eder 24 sene. Ulan gavat, zaten 24 seneni en güzel sen özetlemişsin, farkında olmadan kendini ele vermişsin: ''mükemmel'' diyerek. Mükemmel geçen 24 sene. Vay anasını sayın seyirciler. Ama yok! Beyimiz dünyanın en şanssız insanı. Burada işler hakikaten karışık usta.

Tanımlamama baksana 'ele vermişsin'. Ben de mallaştım bunlar yüzünden. Ele vermişsin ne demek ulan? İyi olmak suç be Nazım Hikmet. Ortama baksana.

-Senin tuzun kuru oğlum.
-Senin yerinde olmak için neler vermezdim ki?
-Bir de benim açımdan düşün...
-Bak bende de şöyle olmuştu.
-Abi anlattıkların basit benim için. Ben asıl benimkini nasıl yapacağımı düşünüyorum.
-Bardağa dolu tarafından bak! Bir defa sen (yani 'ben' olmayan sen) ...ları başardın!

Bak bak en güzeli geliyor.........................

-Aynısı bende var. İveeeeet aynıııı. (sanma ki benim acım yok! diyor)

Usta durum kötü burada. Güvenç Kurtar! Gel kurtar beni. Millet bacaklarının birleştiği yeri yırtıyor, en acılı insan benim diye. Eğlenmemek, gülmemek, durgun su rolü yapmak, hayatını Yılmaz Morgül' ün almbüm satışlarına benzetmek vs. vs... Türkçe' ye yeni bir tabu girdi:

-Naber? Nasılsın?
-Nolsun aynı..

'İyiyim' e n'oldu? laaaan!

Tamam hepimiz kötüyüz. Acımız büyük. Gözlük ray-ban. Yalnızız, parasısız, aç sususuz. Kabul. Yeter ki, beni iyi olduğum için suçlamayın, teşhir etmeyin, muhabbetten dışlamayın.

Hamiş: iş bu saçmalıkları yazan, meslektaşlarının yaklaşık yarı fiyatına çalışan, sevgilisi olmayan, ailevi problemleri had safhada, sizin tanımlarınıza göre en büyük yalnızlardan. Ama iyi.

Üçyol yok mu burada? Nasıl takıcaz fişe?

Çarşamba, Aralık 1

Başlangıç

Achilles (Aşil)

Akhilleus. Troya savaşında adı geçen yarı tanrı, güçlü savaşçı. Tek yara alabileceği yeri bileğinin arka kesimiydi, çünkü anası onu ölümsüz kılmak için ateşe tutup/ kazana daldırıp/ sihirli sularla yıkayıp büyü yaparken gelmiş ve ateş bebeğin bileğini yalamadan büyü yarım kalmış..

Aslında bu değildi Aşil heykelini yukarıya koymamın sebebi. Benim daha çok dikkatimi çeken; '' Achilles' heel '' sözcüğünün, hem yeni İngilizce de hem de mitolojide insanın zayıf noktası anlamına gelmesiydi. Mitolojik anlamının yanı sıra 'achilles heel' bir insanın en hassas noktası anlamına da gelir. Placebo, Special k' de "I'll describe the way i feel, you're my new achilles heel" derken bi insana karşı hislerinizi anlatmanın en güzel biçimini ortaya koymuştur bence. Bu tanım kaynakları için, ek$isözlük ve wikipedia' ya teşekkürü borç bilirim bir de.

Bu blogda anlatmaya çalışacağım her şey, detaylar üzerine olmaya çalışacaktır. Ben çalışmayacağım, 'her şey' çalışacak. Belki de asıl yalnızlık o detaylarda gizliydi. Yalnızlık tüm popülaritenin en yüce ve en ortak acısıyken bulmuştum kendimce o anlamları.